Sayfalar

23 Kasım 2011 Çarşamba

Kısmi Süreli Çalışan Sigortalıların Hafta Tatili Ücreti de Dikkate Alınarak Prim Ödeme Gün Sayılarının Hesaplanması

Kısmi Süreli Çalışan Sigortalıların Hafta Tatili Ücreti de Dikkate Alınarak Prim Ödeme Gün Sayılarının Hesaplanması

I- GİRİŞ

5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 80. maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendinde, işveren ve sigortalı arasında kısmi süreli hizmet akdinin yazılı olarak yapılmış olması kaydıyla, ay içerisinde günün bazı saatlerinde çalışan ve çalıştığı saat karşılığında ücret alan sigortalının ay içindeki prim ödeme gün sayısının, ay içindeki toplam çalışma saati süresinin 4857 sayılı İş Kanunu’na göre belirlenen haftalık çalışma süresine göre hesaplanan günlük çalışma saatine bölünmesi suretiyle bulunacağı öngörülmüştür.

Uygulamada, kısmi süreli çalışan sigortalıların prim ödeme gün sayıları, ay içinde çalıştıkları toplam sürenin 7,5’a bölünmesiyle suretiyle hesaplanmaktadır.

Örneğin, ay içinde 102 saat çalışmış bir sigortalının prim ödeme gün sayısı, 102 / 7,5 = 13,6 = 14 gün olarak dikkate alınmaktadır.

Konuyla ilgili bir çok yazıda, kısmi süreli çalışan sigortalıların hak kazandıkları hafta tatilinin de prim ödeme gün sayısına ilave edilmesi gerektiği ifade edilmiş ise de, kısmi süreli çalışan sigortalıların hafta tatiline ne şekilde hak kazanacakları ve prim ödeme gün sayısına ilave edilecek hafta tatilinin ne şekilde hesaplanacağı hususlarına yer verilmemiştir. Dolayısıyla, teoride, her ne kadar hak kazanılmış hafta tatilinin prim ödeme gün sayısına ilave edilmesi gerektiği düşünülse de, uygulamada, kısmi süreli çalışan sigortalılar için yalnızca fiilen çalışılan süre kadar hizmet bildirimi yapılmış, hafta tatilinin ne şekilde hesaplanması gerektiği hususu ise, akıllarda her zaman bir soru işareti olarak kalmıştır.

Uygulamanın bu şekilde devam etmesinin nedeni, kanımca, kısmi süreli çalışan sigortalıların, hak kazanmış oldukları hafta tatilinin prim ödeme gün sayılarına ne şekilde ilave edilmesi gerektiği hususunun bilinmemesinden kaynaklanmaktadır.

Bu bağlamda, bu yazımızda, kısmi süreli çalışan sigortalıların hak kazandıkları hafta tatilleri de dikkate alınarak prim ödeme gün sayılarının ne şekilde hesaplanması gerektiğine ilişkin hususlara açıklık getirilmeye çalışılmıştır.

II- KISMİ SÜRELİ İŞ SÖZLEŞMELERİNE İSTİNADEN ÇALIŞAN SİGORTALILARIN PRİM ÖDEME GÜN SAYILARININ HESAPLANMASI

Kısmi süreli iş sözleşmelerine istinaden çalışan sigortalıların ay içindeki prim ödeme gün sayılarının; hak kazandıkları hafta tatilleri dikkate alınmadan, yalnızca ay içindeki toplam çalışma süresinin 7,5’a bölünmesi suretiyle hesaplanması, 5510 sayılı Kanun’un 80. maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendinde öngörülen hesaplama metoduna uygun bir hesaplama şekli değildir.

Şöyle ki, anılan fıkrada; kısmi süreli çalışan sigortalıların prim ödeme gün sayılarının, ay içindeki toplam çalışma süresinin günlük çalışma saatine bölünmesi suretiyle değil, ay içindeki toplam çalışma saati süresinin 4857 sayılı İş Kanunu’na göre belirlenen haftalık çalışma süresine göre hesaplanan günlük çalışma saatine bölünmesi suretiyle bulunacağı öngörülmüştür.

Anılan fıkrada, her ne kadar açık bir şekilde belirtilmemiş olsa da, kısmi süreli iş sözleşmelerine istinaden çalışan sigortalıların hafta tatili ücretine hak kazanmış olmaları halinde, bu ücretler nedeniyle, hafta tatillerinin de prim ödeme gün sayılarına ilave edilmesi gerektiği hususu açıklanmaya çalışılmıştır.

4857 sayılı İş Kanunu’nun 13. maddesinde, “İşçinin normal haftalık çalışma süresinin, tam süreli iş sözleşmesiyle çalışan emsal işçiye göre önemli ölçüde daha az belirlenmesi durumunda sözleşme kısmî süreli iş sözleşmesidir…”

46. maddesinde, “Bu Kanun kapsamına giren işyerlerinde, işçilere tatil gününden önce 63. maddeye göre belirlenen iş günlerinde çalışmış olmaları koşulu ile yedi günlük bir zaman dilimi içinde kesintisiz en az yirmidört saat dinlenme (hafta tatili) verilir....”

63. maddesinde ise, “Genel bakımdan çalışma süresi haftada en çok kırkbeş saattir. Aksi kararlaştırılmamışsa bu süre, işyerlerinde haftanın çalışılan günlerine eşit ölçüde bölünerek uygulanır…” hükümleri yer almaktadır.

Bu bağlamda, gerek 5510 sayılı Kanun’un 80. maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendi, gerekse 4857 sayılı Kanun’un yukarıda bahsi geçen maddeleri birlikte yorumlandığında, kısmi süreli iş sözleşmelerine istinaden çalıştırılan sigortalıların, ay içindeki prim ödeme gün sayılarının; ay içindeki toplam çalışma süresinin her 45 saatinin 7 gün olarak dikkate
alınmasının ardından bulunan gün sayısının 45 saatin altında kalan çalışma süresinin 7,5’e bölünerek bulunan gün sayısı ile toplanmak suretiyle hesaplanmasının, en adil ve hem 5510 sayılı Kanun hükümlerine, hem de 4857 sayılı Kanun hükümlerine en uygun hesaplama metodu olacağı kanaatindeyiz.

Örnek-1: Kısmi süreli iş sözleşmesine istinaden 2010/Mart ayında toplam 113 saat çalışan bir sigortalının prim ödeme gün sayısı,

Her 45 saat için 7 gün olmak üzere, 45 + 45 = 90 saat karşılığı hesaplanan 14 güne,

113 – 90 = 23,

23 / 7,5 = 3,06 = 4 gün ilave edilmek suretiyle,

14 + 4 = 18 gün olarak kabul edilecektir.

Örnek-2: Kısmi süreli iş sözleşmesine istinaden 2010/Şubat ayında toplam 83 saat çalışan bir sigortalının prim ödeme gün sayısı,

45 saat karşılığı hesaplanan 7 güne,

83 – 45 = 38,

38 / 7,5 = 5.06 = 6 gün ilave edilmek suretiyle,

7 + 6 = 13 gün olarak kabul edilecektir.

Örnek-3: Kısmi süreli iş sözleşmesine istinaden 2010/Mart ayında toplam 41 saat çalışan bir sigortalının prim ödeme gün sayısı,

Hafta tatiline hak kazanmamış olduğu hususu dikkate alınarak,

41 / 7,5 = 5.36 = 6 gün olarak kabul edilecektir.

Bu şekilde yapılacak olan hesaplamalar sonucunda, kısmi süreli iş sözleşmelerine istinaden çalışan sigortalıların hak kazanmış oldukları hafta tatillerinin de prim ödeme gün sayısına ilave edilmesi sağlanmış olacaktır.

Aksi halde, yukarıdaki örneklerde yer alan sigortalıların prim ödeme gün sayıları, ay içinde çalıştıkları toplam sürenin 7,5’a bölünmesiyle suretiyle hesaplandığı takdirde,

1 no.lu örnekteki sigortalının prim ödeme gün sayısı; 113 / 7.5 = 15,06 = 16 gün,
2 no.lu örnekteki sigortalının prim ödeme gün sayısı; 83 / 7.5 = 11,06 = 12 gün,

olacaktır ki, bu şekilde yapılacak olan hesaplamada hak kazanılmış hafta tatillerinin dikkate alınmamış olması nedeniyle, 1 no.lu örnekteki sigortalının 2 gün, 2 no.lu örnekteki sigortalının ise 1 gün hak kaybına neden olunacaktır. Kaldı ki, bu şekilde yapılacak olan hesaplama 5510 sayılı Kanun’da öngörülen hesaplama metoduna da uygun olmayacaktır.

III- ÇAĞRI ÜZERİNE ÇALIŞAN SİGORTALILARIN PRİM ÖDEME GÜN SAYILARININ HESAPLANMASI

Çağrı üzerine çalışma, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 14. maddesinde;


- Yazılı sözleşme ile işçinin yapmayı üstlendiği işle ilgili olarak kendisine ihtiyaç duyulması halinde iş görme ediminin yerine getirileceğinin kararlaştırıldığı, çağrı üzerine çalışmaya dayalı kısmi süreli bir iş sözleşmesi olarak tarif edilmiş,

- Hafta, ay veya yıl gibi bir zaman dilimi içinde işçinin ne kadar süreyle çalışacağını taraflar belirlemedikleri takdirde, haftalık çalışma süresinin yirmi saat kararlaştırılmış sayılacağı, çağrı üzerine çalıştırılmak için belirlenen sürede işçinin çalıştırılsın veya çalıştırılmasın ücrete hak kazanacağı,

- Sözleşmede günlük çalışma süresi kararlaştırılmamış ise, işverenin her çağrıda işçiyi günde en az dört saat üst üste çalıştırmak zorunda olduğu

öngörülmüştür.

5510 sayılı Kanun’un 80. maddesinin birinci fıkrasının (h) bendinde ise, işveren ve sigortalı arasında çağrı üzerine çalışmaya dayalı yazılı iş sözleşmesinde taraflar arasında çalışma süresi gün, hafta ve ay olarak belirlenmemiş ise, sigortalının ay içindeki prim ödeme gün sayısının, haftalık çalışma süresi en az yirmi saat kararlaştırılmış sayılarak (h) bendi hükmüne göre hesaplanacağı hüküm altına alınmıştır.

Buna göre, çağrı üzerine çalışmaya dayalı iş sözleşmesinde, işveren ve sigortalı arasında, çalışma süresi gün, hafta veya ay olarak;

- Belirlenmiş ise, sigortalının ay içindeki prim ödeme gün sayısı, sözleşmede kararlaştırılmış olan süre dikkate alınarak (sözleşmede kararlaştırılmış olan sürenin aşılması halinde çalıştırılan süre dikkate alınarak),

- Belirlenmemiş ise, sigortalının ay içindeki prim ödeme gün sayısı, haftalık çalışma süresi, yirmi saat kararlaştırılmış sayılarak (haftalık çalışma

süresinin yirmi saati aşması halinde çalıştırılan süre dikkate alınarak)

II no.lu bölümde belirtildiği şekilde hesaplandığı takdirde, hak kazanılmış hafta tatilinin de prim ödeme gün sayısına ilave edilmesi sağlanmış olacaktır.

Örnek-1: (B) Anonim Şirketinin, açılacak olan fuarlarda çalıştırılmak üzere, ayda 110 saat üzerinden (D) sigortalısı ile çağrı üzerine çalışmaya dayalı sözleşme imzaladığı ve anılan sigortalının 2010/Mart ayındaki çalışma süresinin 110 saati aşmadığı varsayıldığında, ilgili aydaki prim ödeme gün sayısı,

Her 45 saat için 7 gün olmak üzere, 45 + 45 = 90 saat karşılığı hesaplanan 14 güne,

110 – 90 = 20

20 / 7,5 = 2,66 = 3 gün ilave edilmek suretiyle,

14 + 3 = 17 gün olarak kabul edilecektir.

Çağrı üzerine çalışmaya dayalı sözleşmelerde, taraflar arasında çalışma süresinin kararlaştırılmadığı, dolayısıyla haftalık çalışma süresinin yirmi saat olarak kabul edileceği durumlarda, sigortalının ay içinde çalıştığı toplam sürenin;

- 28 gün çeken Şubat ayının 4 tam hafta olması nedeniyle, 80 saat olarak,

- 29, 30 ve 31 gün çeken ayların ise, 28 günün 80 saat olarak, bakiye günlerin ise, 20 / 7 = 2,85 saat ile çarpılmak suretiyle hesaplanarak dikkate alınması gerekecektir.

Dolayısıyla, sözleşmelerde çalışma süresinin kararlaştırılmadığı ve haftalık çalışma süresinin de yirmi saati aşmadığı durumlarda, çağrı üzerine çalışan sigortalıların;


1- 28 gün çeken Şubat ayındaki prim ödeme gün sayısı,

4 hafta için = 20 x 4 = 80 saat dikkate alınarak,

45 saat karşılığı hesaplanan 7 güne,

80 – 45 = 35,

35 / 7,5 = 4,66 = 5 gün ilave edilmek suretiyle,

7 + 5 = 12 gün olacaktır.

2- 29 gün çeken Şubat ayındaki prim ödeme gün sayısı,

4 hafta için = 20 x 4 = 80 saat,

Bakiye 1 gün için ise, 2,85 x 1 = 2,85 = 3 saat olmak üzere,

toplam 80 + 3 = 83 saat dikkate alınarak,

45 saat karşılığı hesaplanan 7 güne,

83 – 45 = 38,

38 / 7,5 = 5.06 = 6 gün ilave edilmek suretiyle,

7 + 6 = 13 gün olacaktır.

3- 30 gün çeken aylardaki prim ödeme gün sayısı,

4 hafta için = 20 x 4 = 80 saat,

2 gün için ise, 2,85 x 2 = 5,70 = 6 saat olmak üzere,

toplam 80 + 6 = 86 saat dikkate alınarak,

45 saat karşılığı hesaplanan 7 güne,

86 – 45 = 38,

38 / 7,5 = 5.46 = 6 gün ilave edilmek suretiyle,

7 + 6 = 13 gün olacaktır.

4- 31 gün çeken aylardaki prim ödeme gün sayısı,

4 hafta için = 20 x 4 = 80 saat,

Bakiye 3 gün için ise, 2,85 x 3 = 8,55 = 9 saat olmak üzere,

toplam 80 + 9 = 89 saat dikkate alınarak,

45 saat karşılığı hesaplanan 7 güne,

89 – 45 = 44,

44 / 7,5 = 5.86 = 6 gün ilave edilmek suretiyle,

7 + 6 = 13 gün olacaktır.

Bu bağlamda, çağrı üzerine çalışmaya dayalı sözleşmelerde, taraflar arasında çalışma süresinin belirlenmediği ve sigortalının haftalık çalışma süresinin yirmi saati aşmadığı durumlarda, prim ödeme gün sayısı,

28 gün çeken Şubat ayında, 12 gün,

29, 30 ve 31 gün çeken aylarda ise 13 gün

kabul edilmesi gerekecektir.

Örnek-2: (A) Limited Şirketinin, otel işyerinde ayın bazı günlerinde yapılacak düğün merasimlerinde çalıştırılmak üzere (B) sigortalısı ile çağrı üzerine çalışmaya dayalı sözleşme imzaladığı ve söz konusu sözleşmede sigortalının ay içinde çalışacağı süreye yer verilmediği ve 2010/Mart ayındaki çalışma süresinin haftalık 20 saati aşmadığı varsayıldığında, prim ödeme gün sayısı 13 olacaktır.

IV- SONUÇ

Kısmi süreli iş sözleşmelerine istinaden çalışan sigortalıların hafta tatiline hak kazanmış olmaları halinde, hafta tatilinin de çalışılmış süreler gibi prim ödeme gün sayısına ilave edilmesi, bu sigortalıların en tabi hakkıdır.

Elbette ki, hafta tatilinin prim ödeme gün sayısına ne şekilde ilave edileceği hususu, başka usul ve esaslar çerçevesinde de hesaplanabilir. Ancak bir gerçek var ki, o da hak kazanılmış hafta tatilinin prim ödeme gün sayısına ilave edilmesi gerektiğidir.

* SGK Prim Tahsilat Daire Başkanlığı, Şube Müdürü

 

 

27 Nisan 2010

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder